30 Ekim 2009 Cuma

Kriz Bahane

Dün açıklanan verilere göre Amerikan ekonomisi üçüncü çeyrekte %3,5 büyümüş!
Çok iyi rakam !

Daha dün tüm dünya ekonomisini yerle bir eden krizin Oscar'lı başrol oyuncusu, sanki dalga geçer gibi iki çeyrek sonra büyüme açıklıyor! Vay be! Meğer bu kadar kolaymış...

Bu krizin tamamen sanal bir kriz olduğuna, birilerinin cebinden çıkan büyük paraların başka birilerinin cebine aktığına daha nasıl inanacağız, bilemiyorum....

Kriz bahane. İthalat deli gibi arttı, nefessiz çalışıyoruz. Gelen gidiyor gelen gidiyor.

Dün markette baktım, kendim de dahil olmak üzere, bu nasıl bir tüketim çılgınlığıdır yarabbi dedim. Sanki dünyanın sonu gelmiş de kıtlık başlayacakmış gibi alışveriş yapıyoruz. Park yeri bulmak imkansız. Kaldırımlarda yürümek imkansız. Trafikte sövmeden ilerlemek imkansız. Her yer araç dolu. Benzinin litresi 3.30'a dayandı, kriz var ama herkesin altında arabası da var, hem de cillop gibi. Hele şu jeep'leriyle şehir içinde dolaşanlar yok mu, küfürün en büyüğünü onlara sallıyorum. 2500-3000 motorlarıyla hem gürültünün hem kirliliğin hem de görgüsüzlüğün en büyüğü onlarda. Atmosfere saldığımız karbonmonoksit gazını bir düşünsenize...

Eve varınca arabayı hemen garaja park ettim, küçük oğlumu aldım, hala Karşıyaka-Bostanlı arasında çalışan ve ismine "Besleme"(!çok güldürür beni) denilen minik otobüslere binip kendimi sahil şeridine attım. Otlarda yattık, kalktık, zıpladık, düştük, top oynadık, balon patlattık, çeşitli ot yolma ve toprak avuçlama tekniklerini deneyip tırnak içlerimize kadar battık. Hava kararınca tekrar küçük besleme otobüsümüze binip stressiz ve mutlu bir şekilde evimizin önünde indik! Minik oğluş şöför amcasıyla da tanışmış oldu böylece...

Toplu taşım araçlarında insanların yüz ifadelerini izlemeyi çok seviyorum...Çok dokunuyor bana...

Herkese iyi tatiller...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder