12 Ocak 2010 Salı

Çocuk Gelişimi Kitapları Üzerine

Yazamıyorum...ama bol bol okuyorum. Hatta beğendiğim şeyleri buraya not düşmek istiyorum ama vallahi de billahi de zamanım kalmıyor. Neyse yine Zaman muhabbetiyle uzatmayıp şu yirmi dakikamı iyi değerlendirmeye bakacağım...

Bu aralar Çocuk Eğitimi üzerine kitaplara sarmış durumdayım. Elbette her kitap benim değerlerime, inançlarıma, fikirlerime, gelecek vizyonuma hitap etmiyor. Aralarından işime yarar bilgileri almaya ve uygulamaya özen gösteriyorum. Aslında bu konuda yazacak o kadar çok şey var ki çünkü hem anne/babalar olarak bizler hem de minik yavrularımız güya "eğitim" başlığı altında feci bir dejenerasyona maruz kalabiliyoruz.

Dr.Thomas Gordon'un Etkili Anne Baba Eğitim isimli kitabını okudum son olarak.
Nihan'a da yazdığım gibi yeni bilgiler edinmeyi çok seviyorum. Bu kitapta da A.S.Neill'in Özgürlük Okulu'ndaki gibi çok kullanışlı bilgiler buldum. Kimine yok ya olamaz deyip karşı çıktım, kimine şapka çıkardım, kimine temkinli yaklaşıp sorular sordum, notlar aldım...bunlar üzerinde hala düşünüyor ve uygulama sonuçlarını mutlaka test etmek istiyorum...neticede teorik olarak epey bir faydalandım kitaptan.

Buraya kitabın son bölümlerinden bir iki paragrafı özellikle yazmak istiyorum çünkü bana göre bir İnsan Yetiştirme'nin ana ilkesini, ana prensibini özetlemiş. Çatıyı kurmuş, aynen Halil Cibran'ın yaptığı gibi...Benim için de olay aynen budur!

"Sağlıklı insan ilişkilerinde her kişi karşısındakinin kendisinden 'ayrı' olmasına izin verebilir. Bu ayrılığı kabul ne denli çok olursa karşımızdakini değiştirme, davranışlardaki farklılığı kabullenmeme ve insanların biricikliğine hoşgörüsüzlük o denli az olur.

Ebeveynlere sık sık şunu anımsatma gereği duyarım: 'Bir yaşam verdiniz, şimdi çocuğun ona sahip olmasına izin verin. Verdiğiniz bu yaşamda ne yapacağına kendisi karar versin.'

Çocuğun, anne/babadan ve onların kendisi için yaptıkları projelerden ne denli farklı olursa olsun, olmak istediği şeyi olmaya hakkı vardır. Bu onun başkasına devredilemez Hakkıdır!

Ebeveynler bu dünyaya çok çeşitli çocukların geldiğini ve onların da gideceği çok çeşitli yoların olduğunu kavrararlarsa kabul edemeyecekleri davranış sayısı çok azalır.

Ve son olarak,

"Çocuğunuzun ÖZEL bir şey olmasını istemeyin; yalnızca OLMASINI isteyin" derim. Böyle bir tavırla ebeveynler her çocuğa karşı daha çok kabul edici olduklarını ve her birini 'kendi istediği gibi olurken' izlemenin ne denli neşe ve heyecan verici olduğunu fark ederler.

Kesinlikle çok doğru!

Kaynak: Dr.Thomas Gordon, Etkili Anne Baba Eğitimi

5 Ocak 2010 Salı

Yeni Yıl'da Zaman

En güzel "İyi Yıllar" dileğini Halil Cibran'ın enfes şiiriyle çok sevgili Gülcan'cım göndermiş.
Üzerine söylenecek bir şey kalmıyor...

ZAMAN

Ölçüsüz ve ölçülemeyen zamanı ölçebileceksiniz. Davranışlarınızı ayarlayacak ve hatta ruhunuzun rotasını, saatlere ve mevsimlere göre yönlendirebileceksiniz.

Zamanı, kıyısında oturup, akışını izleyeceğiniz bir nehir haline döndüreceksiniz.

İçinizde zamana bağlı olmadan varolan öz, yaşamın zamandan bağımsızlığının zaten farkındadır;Ve bilir ki, dün bugünün anısı, yarın ise bugünün rüyasıdır.

Ve yine bilir ki, içinizde şarkı söyleyen veya düşünen özünüz, hala yıldızları uzaya dağıtan o ilk an'ın içinde devinmektedir.

Aranızda, özündeki sevme gücünün sınırsızlığını hissetmeyen var mıdır acaba?

Yine de bu hudutsuzluğuyla aynı sevginin, bir sevgi düşüncesinden diğerine, bir sevgi davranışından bir başkasına, kendi varlığının tam orta yerinde sımsıkı ve hareket etmeden durduğunu kim hissetmez?

Ve zaman da, tıpkı sevgi gibi bölünemez ve ölçülemez değil midir?

Yine de eğer düşüncenizde zamanı mevsimlerle ölçmek isterseniz, her mevsimin diğerlerini içermesine izin verin.

Ve bırakın bugününüz, geçmişi anılarla, geleceği ise özlemle kucaklasın.